Kulak Kireçlenmesi Ameliyatı Kulak kireçlenmesi, her bin kişiden 4 veya 5'inde görülen bir rahatsızlıktır. Bu hastalığa sahip kişiler ameliyat olmazlarsa işitme kaybına uğrayabilirler. Kulak kireçlenmesi, iç kulak ve orta kulağın birleştiği yerde, üzengi kemiğinin oturduğu bölgedeki kemiğin erimesi ile ortaya çıkan bir hastalıktır. Ayrıca, kulak kireçlenmesi bazı hastalıklar gibi genetiktir. Erken yaşlarda başlayan kulak kireçlenmesi, erken teşhis ve tedavi edildiğinde hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir. Kulak Kireçlenmesinin Belirtileri Nelerdir? Kulak kireçlenmesinin belirtileri şunlardır:
Kulak kireçlenmesi aileden geçer ve erkeklerden çok kadınlarda görülen bir hastalıktır. Belirtiler 15 ile 40 yaş arasında ortaya çıkmaktadır. Yavaş ilerlediği gibi, her iki kulağı da birden etkileyerek işitme kaybına sebep olabilir. Kadınlardaki kulak kireçlenmesi hamilelik döneminde artar ve acil müdahale gerektirebilir. Eğer işitme giderek zayıflıyorsa hemen doktora başvurulmalıdır. Doktorunuzun yaptığı muayeneden sonra bazı işitme testleri yapılabilir ve ailedeki genetik yatkınlık araştırılarak ona uygun bir yol izlenecektir. Kulak kireçlenmesi iyileşebilen bir hastalıktır. Önemli olan erken teşhis ve tedavidir. Kulak Kireçlenme Tedavisi ve Ameliyatı Nasıl Yapılır? Kulak kireçlenme ameliyatında, kulak kanalındaki deri kesilir ve kulak zarı kaldırılır. Bu işlemin amacı üzengi kemiğini çıkarmaktır. Çıkarılan üzengi kemiği yerine ince paslanmaz çelikten yapılan bir tel takılarak kulak zarı eski haline getirilir. Bu hastalar birkaç hafta içinde eski sağlıklarına kavuşmaya başlar. Kulak kireçlenme ameliyatından sonra nadiren işitme kaybı görülür; bu da her ameliyatta olduğu gibi bir risktir. Hastanın iki kulağında da kireçlenme varsa, ikisi de aynı anda ameliyat edilmez. İlk olarak bir kulak ameliyat edilir ve iyileştikten sonra ikinci kulak ameliyatı düşünülür. Eğer problem iç kulaktan kaynaklanıyorsa, farklı bir yöntem denenmelidir. Kulak kireçlenmesinin diğer bir tedavi yöntemi de ilaç tedavisidir. Bu tedavi, ilerleyen kemik bozulmalarını ve kemiklerin sertleşmesiyle oluşan işitme kaybını önlemek için sodyum florid, D vitamini tabletleri ve kalsiyum tedavisi kullanılabilir. Ayrıca, işitme cihazları da kulak kireçlenmesinde etkili olabilir. Kulak kireçlenme ameliyatından sonra hastada baş dönmesi görülebilir; bu çok kısa süren bir dönemdir. Kulak içine konulan tamponlar 1 veya 2 hafta sonra çıkarılır. Bu ameliyatı olan kişiler bir süre uçak veya benzeri yolculuklardan kaçınmalı ve ağır yük kaldırmamalıdır. Ara sıra kulakta çıtırtı ve benzeri sesler duyulabilir; bunlar normal sayılır. Kulak Kireçlenme Ameliyatının Riskleri Kulak kireçlenme ameliyatının bazı riskleri vardır. Örneğin:
Bu riskler az da olsa, her ameliyatta olduğu gibi bu ameliyatta da bulunur. Ekstra Bilgiler Kulak kireçlenmesi, tıbbi literatürde "otoskleroz" olarak bilinir ve bu hastalık, iç kulağın kemik dokusunda anormal bir büyüme ile karakterizedir. Otoskleroz, işitme kaybının yanı sıra denge problemlerine de yol açabilir. Genetik faktörlerin yanı sıra, bazı viral enfeksiyonlar ve hormonal değişiklikler de bu hastalığın gelişiminde rol oynayabilir. Erken teşhis ve tedavi, hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak ve işitme kaybını önlemek için kritik öneme sahiptir. Bu nedenle, işitme kaybı veya kulak çınlaması gibi belirtiler yaşandığında derhal bir uzmana başvurulması önerilir. |
.jpg "Beyin Damarlarında Kireçlenme Belirtileri ve Tedavisi")
Akif
23 Temmuz 2024 SalıKulak kireçlenmesi ameliyatı sırasında yüz felci geçirme olasılığı olduğunu okudum. Bu risk ne kadar yaygın ve ameliyat sonrası yüz felci geçiren hastaların iyileşme süreci nasıl oluyor?
Cevap yazAdmin
23 Temmuz 2024 SalıMerhaba Akif,
Kulak kireçlenmesi ameliyatında yüz felci riski gerçekten de mevcut, ancak bu risk oldukça nadirdir. Modern cerrahi teknikler ve deneyimli cerrahlar sayesinde bu tür komplikasyonların olasılığı minimize edilmiştir. Yüz felci meydana gelse bile, çoğu durumda geçicidir ve hastalar zamanla iyileşirler.
Ameliyat sonrası yüz felci geçiren hastaların iyileşme süreci kişiden kişiye değişebilir. Genellikle fizik tedavi ve özel egzersizler yardımıyla yüz kaslarının güçlendirilmesi sağlanır. Bazı durumlarda tam iyileşme birkaç hafta veya ay sürebilir. Ancak, nadir durumlarda kalıcı olabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Cerrahınızla bu konuyu detaylı olarak konuşmanız ve olası riskleri, komplikasyonları ve iyileşme sürecini net bir şekilde anlamanız önemlidir. Sağlıklı günler dilerim.